turecko » niemiecki

Tłumaczenia dla hasła „çıkma“ w turecko » niemiecki słowniku (Przełącz na niemiecko » turecki)

çıkma RZ.

1. çıkma Verbalsubstantiv zu çıkmak:

2. çıkma (aus einer Gemeinschaft):

çıkma
Austritt r.m.

3. çıkma:

çıkma
Nachtrag r.m.

Zobacz też çıkmak

çıkmak <-ar> CZ. cz. przech.

1. çıkmak (Haus, Zimmer):

çıkmak -den
çıkmak -den

2. çıkmak:

çıkmak -den

3. çıkmak (Schule, Klasse):

çıkmak -den

4. çıkmak (Dienst):

çıkmak -den

5. çıkmak:

çıkmak -den

6. çıkmak:

çıkmak -den

7. çıkmak (hinauf-):

8. çıkmak (Berg, Thron):

9. çıkmak (Weg):

10. çıkmak:

11. çıkmak TEATR (Rolle):

12. çıkmak (aus dem Haus):

14. çıkmak:

15. çıkmak (Gewitter):

16. çıkmak (Feuer, Krieg):

17. çıkmak:

18. çıkmak (Augen):

19. çıkmak (Obst, Gemüse):

20. çıkmak (Buch):

21. çıkmak (Haare, Gras):

22. çıkmak (Preise, Fieber):

23. çıkmak (Stimme):

24. çıkmak (Arm, Bein):

25. çıkmak:

26. çıkmak fam (Geld):

Przykładowe zdania ze słowem çıkma

temize çıkma
raydan çıkma

Przykłady jednojęzyczne (niezredagowane i niesprawdzone przez PONS)

turecki
Ancak, birçok kıza çıkma teklifi etse de hepsinden ret cevabı almıştır.
tr.wikipedia.org
Mağaranın bir mağarasında, sakinlerin sembolizm ve estetikle başa çıkma arzusu olduğu fikrini destekleyen aşıboyası izleri bulundu.
tr.wikipedia.org
Güçsüzlük, depresif bir duygulanım, kas ağrıları, iştasızlık ve bulantı, kabızlık ile çok su içme (polidipsi) ve sık idrara çıkma (poliüri) hastaların başlıca yakınmalarıdır.
tr.wikipedia.org
Peynir, tereyağı gibi süt ürünleri elde etmek için yazın yaylaya çıkma geleneği bugün de devam etmektedir.
tr.wikipedia.org
Avustralya, bu atmosferde oynadığı maçta düşük de olsa gruptan çıkma şansı bulunan Şili ile golsüz berabere kalarak grubu gol atamadan kazandığı 1 puanla tamamladı.
tr.wikipedia.org
Namibya takımının en gözde favorilerinden biri olan Fredericks, 200 metrede üçüncü madalyasını almakta yetersiz kaldı ve bu nedenle son olimpiyat görünümünde podyuma çıkma şansını kaçırdı.
tr.wikipedia.org
Diğer taraftan halkın tahta çıkma töreninde kağanı bir keçe üzerine koyarak, havaya kaldırması, kağanın seçimine, halkın katılımı olarak düşünülmüştür.
tr.wikipedia.org
Diğer belirtiler şunlar olabilir: bulanık görme, burun tıkanıklığı, ishal, sık idrar çıkma, solgunluk veya terleme.
tr.wikipedia.org
Ayrıca yoldan çıkma, kapıya çarpma gibi durumlar puanlamada eksi olarak değerlendirilir.
tr.wikipedia.org
Sokağa çıkma yasağı, o sabah madencilikle geçinilen bölgelerde kaldırıldı ancak ülkenin kalanında durmaya devam etti ve çoğu dükkanın hâlâ kapalı olduğu rapor edildi.
tr.wikipedia.org

Chcesz dodać słowo, frazę lub tłumaczenie?

Prześlij je nam, czekamy na wiadomość od Ciebie!

Interfejs: Deutsch | български | English | Español | Français | Italiano | Polski | Русский | Türkçe