turecko » niemiecki

kan RZ.

1. kan:

kan
Blut r.n.

kan aktarım(ı) MED

ak kan ANAT

ak kan
Lymphe f

kan doku ANAT

kan doku
Fibrin nt

kan taşı

kirli kan

kirli kan

temiz kan

Przykłady jednojęzyczne (niezredagowane i niesprawdzone przez PONS)

turecki
Kendini görür; üstü başı kan ve cerahata bulanmıştır.
tr.wikipedia.org
Yurtta kan dökülmemesi için bütün vatandaşlarımın tahriklere kapılmaksızın sükûnet içinde, yayımlanacak bildiriler doğrultusunda hareket etmelerini ve ikinci bir bildiriye kadar sokağa çıkmamalarını rica ederim.
tr.wikipedia.org
Alyuvarların üzerinde, kan proteinlerine göre oluşan gruplar bulunmaktadır.
tr.wikipedia.org
Hastada aniden başlayan baş ve sırt ağrıları, ateş, titreme, kusma, nefes darlığı, halsizlik, deri lekeleri, burun kanaması, kan tükürme, kasık ağrıları ve devamlı dalgınlık görülür.
tr.wikipedia.org
Hastalığın belirtileri ise meni'de kan görülmesi veya pembeye çalan renkte olmasıdır.
tr.wikipedia.org
Arteriyoskleroz ilerledikçe kan, sert ve daralmış kan damarlarından daha zor akar ve bu da kanın bir tromboz (pıhtı) oluşturma olasılığını artırır.
tr.wikipedia.org
Crème de cassis kan renginde, tatlı, kuş üzümü aromalı bir likördür ve bir aperitif olan kirin yapımında kullanılır.
tr.wikipedia.org
Daha sonra restoran, animatroniklerin gözlerinden ve ağızlarından kan ve sümük sızdığına ve kötü kokular yaymaya başladığına dair şikâyetler almıştır.
tr.wikipedia.org
K vitamini, yeşil sebze, çay ve ciğerde bulunan ve kan pıhtılaşmasında önemli bir yeri olan vitamindir.
tr.wikipedia.org
Karaciğer apsesi de kaba ve kesif yem oranının bozukluğu ile ilgili olarak, işkembede oluşan asitin işkembeyi zedelemesi sonucunda mikropların kan dolaşımına girmesiyle ortaya çıkan problemlerdir.
tr.wikipedia.org

Chcesz dodać słowo, frazę lub tłumaczenie?

Prześlij je nam, czekamy na wiadomość od Ciebie!

Interfejs: Deutsch | български | English | Español | Français | Italiano | Polski | Русский | Türkçe