Tłumaczenia dla hasła „bulunmadığı“ w niemiecko » turecki słowniku

in Ermangelung

bulunmadığı durumda gen -in

Przykłady jednojęzyczne (niezredagowane i niesprawdzone przez PONS)

turecki

Sekbanbaşı, yeniçeri ağası İstanbul'da bulunmadığı zaman ona vekalet eder, şehrin güvenliğinden o sorumlu olurdu.

tr.wikipedia.org

Problemi çözmek için açık bir strateji bulunmadığı halde, sanı bazı ilginç sonuçları sayesinde tanınmıştır.

tr.wikipedia.org

Günümüz temsillerinde ise kastrato ses bulunmadığı için tenor, soprano veya orijinale daha uygun şekilde kontr-tenor sesi kullanılmaktadır.

tr.wikipedia.org

Sanatçının vokal kayıtlarının yapıldığı ancak enstrüman kayıtlarının bulunmadığı bazı kayıtlar vardı.

tr.wikipedia.org

Bu yeraltı tebeşir taşı madenlerinin bir haritası bulunmadığı için günümüzde bile bu boşaltılmış bazı maden galerilerinin çökmeleri günümüzde bile şehir için problem olmaya devam etmektedir.

tr.wikipedia.org

Bir boyuttakilerin aksine, daha yüksek boyutlarda sabit olmayan meromorf fonksiyonların bulunmadığı, çoğu karmaşık simit gibi, karmaşık manifoldlar bulunmaktadır.

tr.wikipedia.org

Richard'ın aslında fiziksel bir kusuru olmadığı, yeğenlerini de onun öldürtmüş olduğuna dair bir kanıt bulunmadığı tarihçiler tarafından belirtilmektedir.

tr.wikipedia.org

Genel görelilik bağlamında ise yerçekimi uzay-zaman boyutunda değerlendirildiğinden, üzerinde herhangi bir kuvvetin bulunmadığı devinim serbest düşme olarak adlandırılır.

tr.wikipedia.org

Neden olabileceği halüsinasyonlar nedeniyle genellikle birincil anestezik olarak kullanılmaz, buna rağmen güvenilir havalandırma ekipmanı bulunmadığı durumlarda tercih edilen ilk anestezi maddelerindendir.

tr.wikipedia.org

Liberal milliyetçilik veya sivil milliyetçilik; özgürlük, hoşgörü, eşitlik ve bireysel hakların diğer bir deyişle liberal değerlerin milliyetçilik ile harmanlandığı, yabancı düşmanlığının bulunmadığı bir milliyetçilik akımıdır.

tr.wikipedia.org