Tłumaczenia dla hasła „yeme“ w turecko » niemiecki słowniku

yeme içme

yeme içme

Essen und Trinken nt

Przykłady jednojęzyczne (niezredagowane i niesprawdzone przez PONS)

turecki

Duyguları vardı; yeme, içme, dövüşme, ağlama gibi eylemlerde buluuyor, hastalanıp ölebiliyorlardı.

tr.wikipedia.org

Petit mal dediğimiz ve ani bilinç kaybı ile birlikte konuşma yürüme, yeme gibi motor aktivitelerin kesilmesiyle niteli şekli en sık görülenidir.

tr.wikipedia.org

Bunlar şunları içerir: nörogelişimsel bozukluklar, şizofreni, şizoaffektif bozukluk, duygudurum bozuklukları, bağımlılık, anksiyete bozuklukları, kişilik bozuklukları, yeme bozuklukları, intihar düşünceleri, psikoz, paranoya ve kendine zarar verme.

tr.wikipedia.org

Hıdrellezde baharın taze bitkilerini ve taze kuzu eti ya da kuzu ciğeri yeme adeti vardır.

tr.wikipedia.org

Ancak dekolte salyangoz, bölgenin doğal faunasının değerli bölümünü temsil edebilecek diğer karındanbacaklılara saldırma ve onları yeme olasılığı olduğundan bu seçenek sorunsuz değildir.

tr.wikipedia.org

Daenerys'in ejderhalarını görmek karşılığında onlara dinlenme ve yemek yeme ihtiyaçlarını karşılayacağını söyler.

tr.wikipedia.org

Ağzın işlevsel olmayan bir etkinliği olarak, bruksizm (diş sıkma ve gıcırdatma) ve kalem yeme ve yanak ısırma gibi başka alışkanlıklar ile de ilişkilidir.

tr.wikipedia.org

Bordo, iştahsızlık,aşırı yemek yeme,estetik operasyon,güzellik ve evrimsel teori gibi modern kadın rahatsızlıklarında yoğunlaşarak, çağdaş kültür ve bunun bedenle ilişkisi alanında ihtisas yapmıştır.

tr.wikipedia.org

Tıkınırcasına yeme, doygunluk hissine aldırış etmeden haftada en az iki kere kişinin bir ila iki saat aralığında durmaksızın yemesidir.

tr.wikipedia.org

Depresyon, yorgunluk ve stresin, bireyin yeme davranışını arttırdığı, korkular, ağrılar ve gerilimlerin ise yeme davranışını azalttığı düşünülmektedir.

tr.wikipedia.org