turecko » niemiecki

I . var PRZYSŁ.

1. var:

var
es gibt ...

2. var:

var
... ist/sind da

zwroty:

var
arabamız var
sizde ... var ?
haben Sie ...?
ne var ki

II . var PRZYM.

1. var:

var
var

zwroty:

var
var etmek -i

III . var RZ.

var
Besitztum r.n.
var
Habe r.ż.

var olmak CZ. cz. nieprzech.

Przykłady jednojęzyczne (niezredagowane i niesprawdzone przez PONS)

turecki
Doğal hukukta var olan özgürlük ideali ve insan onuru devrimci hareketlere, politik isyanlara güç verdi, direnişlere ve sivil itaatsizliğe temel oluşturdu.
tr.wikipedia.org
Fizikte, beşinci boyut var olan üç boyut ve göreceliliğin boyutu olan zamanın ötesinde ekstra farazi bir boyuttur.
tr.wikipedia.org
Birkaç kilogram patlayıcıya, bir fünyeye ulaşabilen ve az bir bilgisi olan herkesin çok ciddi bir tanksavar kapasitesi var demektir.
tr.wikipedia.org
Ancak paleografi yönteminin sonuçları her zaman hatasız olmadığından dolayı bazı uzman bu fragmanın ikinci yüzyılın herhangi bir döneminde yazılmış olabileceğini var sayarlar.
tr.wikipedia.org
Parkın çevresindeki kıyı sularında şişe burunlu yunus, kısa gagalı yunus ve bazen çizgili yunus dahil olmak üzere ceşitli yunuslar var.
tr.wikipedia.org
Balık ve omurgasızların birçok türü kontrol etmek veya tuz konsantrasyonlarında vardiya uymak için çeşitli yöntemler var ve osmoconformers ve osmoregülatörlerdenir.
tr.wikipedia.org
Onun bu vesayet tesisini engellemeye muktedir olup olmadığı konusunda muhtelif rivayetler var.
tr.wikipedia.org
Antik çağ bilginleri, İsa'nın var olduğu konusunda hemfikirdir.
tr.wikipedia.org
Evrenin var oluşu ve yok oluşu olayı belirli aralıklarla olarak sonsuz kere yinelenecektir.
tr.wikipedia.org
Modern Avrupalı ​​düşünürler haklı olarak kütleçekim teorisinin geliştirilmesi ile bağlantı kuruyorsa da, kütleçekim kuvvetini belirleyen önceden var olan fikirler vardı.
tr.wikipedia.org

Chcesz dodać słowo, frazę lub tłumaczenie?

Prześlij je nam, czekamy na wiadomość od Ciebie!

Interfejs: Deutsch | български | English | Español | Français | Italiano | Polski | Русский | Türkçe