Tłumaczenia dla hasła „fırsatçı“ w turecko » niemiecki słowniku

fırsatçı

fırsatçı

Profiteur(in) m(f) jemand, der Gelegenheit zum Bösen nutzt

Przykłady jednojęzyczne (niezredagowane i niesprawdzone przez PONS)

turecki

Landa, amansız ve acımasız, son derece zeki, fırsatçı, kibirli, ama aynı zamanda sinsi, ancak gerektiğinde büyüleyici ve kibardır.

tr.wikipedia.org

LRP1'in fizyolojik olarak etkileştiği proteinlerin yanı sıra bazı virüsler tarafından da hücreyi istila etmek için de fırsatçı şekilde kullanılırlar.

tr.wikipedia.org

Kara iguanaları öncelikli olarak otçullardır ancak bazı bireyleri böcekler, kırkayaklar ve leşleri de tüketme yoluyla beslenmelerini tamamlayarak fırsatçı etçiller olduklarını göstermektedirler.

tr.wikipedia.org

Jaguar genel olarak yalnız dolaşan, avını izleyip pusuya düşüren bir avcıdır ve avını seçerken fırsatçı davranır.

tr.wikipedia.org

Bu durum bir sistem yöneticisi için bir seferlik yapılacak bir görev olduğunu ve genellikle e-mail trafiğinde fırsatçı şifreleme yapılıyor olduğunu gösterir.

tr.wikipedia.org

Son derece fırsatçı kuşlar ve omnivor diyetleri göz önüne alındığında, yenilebilir hemen hemen her şey ile hayatta kalabilirler.

tr.wikipedia.org

Fırsatçı organizmalar (mantar, herpes simplex, zona) veya normalde insan vücudunda bulunan ve zarar vermeyen diğer mikroorganizmalar atağa geçer ve sağlık olumsuz etkilenir.

tr.wikipedia.org

Bu, suçların çoğu fırsatçı olduğundan ve canlı bir kişi onlarla konuştuğunda, davetsiz misafirlere yakalanma riski o kadar belirgin hale geldiğinden, yüksek caydırıcılık değerine sahiptir.

tr.wikipedia.org

Fırsatçı oburlar tarafından yönetilmeseydi sudan ucuz olacak servisleri, zaten var olan bir sistemi, bedava kullandığımız için bizleri suçlu diye itham ediyorsunuz.

tr.wikipedia.org