Tłumaczenia dla hasła „götüren“ w niemiecko » turecki słowniku

Vehikel

(amaca götüren) araç

Przykłady jednojęzyczne (niezredagowane i niesprawdzone przez PONS)

turecki

Leo, yani Aslan, sitenin ana karakteri ve aynı zamanda dil ormanına götüren kişisel bir rehber.

tr.wikipedia.org

Bir anne oğlunu bu geziyi daha önce aksilik yapmadan 16 kez dağlara götüren bir liderle kamp gezisine gönderir.

tr.wikipedia.org

Hasatlarını satmak için pazara giden çiftçiler ve şehirden şehire ticaret mallarını götüren kervanlar, ekmediklerini biçmek isteyen yağmacıları ve hırsızları savuşturmak zorundadır.

tr.wikipedia.org

Somatik sinir sistemi duyu organlarından beyne ve omuriliğe algısal bilgiyi getiren (afferent) nöronlardan ve kaslara motor talimatları götüren efferent nöronlardan oluşur.

tr.wikipedia.org

Kırmızı renk, fiziksel olarak; ataklığı, canlılığı ve duygusal bağlamda; bir işi sonuna kadar götüren azmi ve kararlılığı gösterir.

tr.wikipedia.org

Alves, 89. dakikada attığı golle maçı uzatmalara götüren isim olmuştu.

tr.wikipedia.org

Bu resital sırasında balık pazarının açıldığını bildiren çan sesi duyulunca elini kulağına götüren yaşlı adam dışında herkes yerinden fırlayarak tiyatrodan ayrılmış.

tr.wikipedia.org

Henüz on sekizinde iken bir şarap fabrikası sahibine satılan büyükanneyi düğün töreni için yeni evine götüren kortej bir haydutun saldırısına uğrar.

tr.wikipedia.org

Köyün adının osmanlı döneminde emir elçileri tarafından padişahlar arasında at ile haberleşme yoluyla emir getirip götüren elçilerin emir sözleri ile (emir yeni emir diyerek) gelmiştir.

tr.wikipedia.org

Böylece bir nedensellik varsa bile, teleolojiye göre bu ereksel nedenlerden meydana gelir, yani varılmak istenen ereğe doğru yönlendiren ve oraya götüren neden.

tr.wikipedia.org